RE/MAX Extra ile Sürekli Zirvede!
Ticaret hayatına atılmak veya mevcut işinizi büyütmek, heyecan verici olduğu kadar risklerle dolu bir süreçtir. Harika bir iş fikriniz, kusursuz bir ürününüz veya rakipsiz bir hizmet kaliteniz olabilir. Ancak tüm bu bileşenleri yanlış bir sahnede sergilerseniz, beklediğiniz alkışı almanız ne yazık ki imkansız hale gelir. Gayrimenkul dünyasında yıllardır değişmeyen, modası geçmeyen ve geçerliliğini asla yitirmeyen tek bir altın kural vardır: Lokasyon, lokasyon, lokasyon. Özellikle kiralık işyeri arayışında, bu kural işletmenizin kaderini belirleyen en temel faktördür. Remax Extra ailesi olarak, sayısız girişimcinin başarı hikayesine tanıklık ettiğimiz gibi, yanlış yer seçiminden kaynaklanan hüsranları da gözlemledik. Bu nedenle, işyeri kiralarken atılacak adımların stratejik bir satranç hamlesi titizliğinde planlanması gerektiğine inanıyoruz.
Bir işyerinin konumu, kartvizitinizin üzerindeki bir adresten çok daha fazlasını ifade eder. Lokasyon, işletmenizin pazarlama stratejisinin, operasyonel maliyetlerinin, insan kaynakları politikasının ve hatta marka imajının bir parçasıdır. Kiralayacağınız dükkanın veya ofisin bulunduğu sokak, markanızın ne kadar “premium” veya ne kadar “ulaşılabilir” algılandığını doğrudan etkiler. Bu yüzden seçim yaparken duygusal davranmak yerine, tamamen rasyonel verilerle ve saha analizleriyle hareket etmek gerekir.
Doğru lokasyonu bulmanın ilk adımı, binayı değil, müşteriyi tanımaktan geçer. “Müşterim kim?” sorusuna vereceğiniz cevap, sizi haritada doğru noktaya götürecek pusuladır. Eğer lüks tüketim ürünleri satıyorsanız, alım gücünün yüksek olduğu, sosyo-ekonomik statüsü üst seviyede olan semtleri tercih etmelisiniz. Buna karşılık, öğrencilere yönelik uygun fiyatlı bir kafe açacaksanız, üniversite kampüslerine yakın veya genç nüfusun yoğun olduğu bölgeler sizin için altın değerindedir.
Remax Extra olarak bizler, bölge analizlerini yaparken sadece bugünü değil, geleceği de öngörmeye çalışırız. Bir bölgedeki nüfus yoğunluğu, yaş ortalaması, hane halkı gelir düzeyi gibi veriler, o dükkanın cirosunu belirleyecek temel parametrelerdir. Hedef kitlenizin yaşamadığı veya uğramadığı bir yerde iş kurmak, akıntıya karşı kürek çekmek gibidir; çok yorulursunuz ama yol alamazsınız.
Bir işyerinin ne kadar güzel dekore edildiğinin, eğer müşteriler onu bulamıyorsa hiçbir önemi yoktur. Özellikle perakende sektöründe “ayak trafiği” dediğimiz, dükkanın önünden geçen potansiyel müşteri sayısı hayati önem taşır. Ana cadde üzerinde olmak genellikle avantajlıdır, ancak her zaman gerekli olmayabilir. Burada önemli olan, tabelanızın görünürlüğü, vitrininizin dikkat çekiciliği ve dükkanın girişinin davetkar olmasıdır.
Erişilebilirlik ise iki yönlü düşünülmesi gereken bir konudur. Hem müşterileriniz hem de çalışanlarınız için ulaşım kolay olmalıdır. Toplu taşıma duraklarına yakınlık, otopark imkanının bulunması veya ana arterlere bağlantı kolaylığı, işyerinizin değerini artıran unsurlardır. Özellikle büyükşehirlerde otopark sorunu, müşterilerin bir işletmeyi tercih edip etmemesinde belirleyici rol oynayabilmektedir. Müşterilerinize “Size gelmek çok zor” dedirtmemek, müşteri sadakati için ilk şarttır.
Kiralık işyeri ararken çevredeki diğer işletmeleri analiz etmek size büyük ipuçları verir. Rakiplerinizin o bölgede olması her zaman kötü bir şey değildir. Hatta bazı sektörlerde (örneğin mobilyacılar, bankalar veya restoranlar) rakiplerin bir arada bulunması, o bölgeyi bir çekim merkezi haline getirir. Müşteriler seçenekleri görmek için o bölgeye akın eder ve bu pastadan siz de payınızı alırsınız. Buna “kümelenme etkisi” denir.

Ancak, pazarın doygunluğa ulaştığı bir bölgede, aynı işi yapan onuncu dükkanı açmak riskli olabilir. Bu noktada, çevredeki işletmelerin sizinle uyumu da önemlidir. Bir spor salonunun yanında sağlıklı beslenme üzerine bir kafe açmak harika bir sinerji yaratabilirken, gürültülü bir eğlence mekanının yanında sessizlik gerektiren bir ofis tutmak iş verimliliğini düşürebilir.
Kira bedeli, aylık gider kalemlerinizin sadece görünen yüzüdür. İşyeri kiralarken “uygun kira” tuzağına düşmemek gerekir. Kirası çok düşük olan bir yerin, ısıtma-soğutma maliyetleri çok yüksek olabilir veya binanın altyapı sorunları nedeniyle sürekli tadilat gerektirebilir. Aidat giderleri, ortak alan masrafları, stopaj vergisi ve belediye rüsumları gibi kalemler, toplam maliyetinizi ciddi oranda etkiler.
Bütçe planlaması yaparken, o lokasyonun size getireceği potansiyel ciro ile kira gideri arasındaki oranı (kira çarpanı) doğru hesaplamalısınız. Yüksek kira ödeyip çok yüksek ciro yapabileceğiniz bir lokasyon, düşük kira ödeyip sinek avlayacağınız bir lokasyondan ticari olarak çok daha mantıklıdır.
Gayrimenkul sektörü, konut ve ticari olmak üzere iki farklı uzmanlık alanı gerektirse de temelde aynı güven ve analiz prensiplerine dayanır. Biz Remax Extra olarak, bölgedeki hakimiyetimiz ve geniş portföyümüzle hem bireysel hem de kurumsal müşterilerimize rehberlik ediyoruz. Özellikle ev alım satım hizmetlerimizde edindiğimiz tecrübe, bize bölgelerin demografik yapısını, insanların yaşam alışkanlıklarını ve mahalle kültürlerini en ince detayına kadar öğretmektedir. Ailelerin nerede yaşamak istediğini, hangi bölgelerin değer kazandığını bilmek, aslında o bölgelerdeki ticari potansiyeli de okuyabilmek demektir.
Konut piyasasındaki bu derin bilgi birikimimiz, ticari gayrimenkul danışmanlığında elimizi güçlendiren en büyük veridir. Çünkü ticaret, insanların olduğu yerde döner. İnsanların nerede, nasıl yaşadığını ve konut tercihlerini analiz eden bir ekip, o insanlara hizmet edecek işyerlerinin en doğru konumunu da en iyi tespit eden ekiptir. Remax Extra çatısı altında, ev alırken gösterdiğimiz hassasiyeti ve detaycılığı, işyeri kiralama süreçlerinde de aynı titizlikle uyguluyoruz.
Kiralayacağınız yerin “dört duvar”dan fazlası olması gerekir. İşinizin niteliğine göre teknik altyapının yeterliliğini kontrol etmelisiniz. Bir restoran açacaksanız baca sistemi uygun mu? Bir teknoloji ofisi kuracaksanız fiber internet altyapısı ve elektrik tesisatının gücü yeterli mi? Yüksek tavanlı bir depo mu gerekiyor yoksa çok odalı bir ofis düzeni mi?
Sonradan yapılacak tadilatlar hem zaman hem de para kaybına yol açar. Bu yüzden, kiralama sözleşmesi imzalanmadan önce, binanın fiziksel durumunu bir uzmana kontrol ettirmek, olası sürprizlerin önüne geçer. Ayrıca, binanın deprem yönetmeliğine uygunluğu ve iskan durumu gibi yasal konular da asla göz ardı edilmemelidir. Ruhsat alamayacağınız bir yeri kiralamak, ticari hayatınızın başlamadan bitmesine neden olabilir.
Doğru yeri bulmakla iş bitmez; o yeri doğru şartlarla kiralamak da bir o kadar önemlidir. Ticari kira sözleşmeleri, konut sözleşmelerinden çok daha karmaşık ve bağlayıcı maddeler içerebilir. Kira artış oranları, dekorasyon izinleri, alt kiralama hakkı, sözleşme fesih şartları gibi konular, gelecekte başınızı ağrıtabilecek detaylardır. Bu süreçte profesyonel bir gayrimenkul danışmanıyla çalışmak, haklarınızın korunmasını ve “kazan-kazan” ilkesine dayalı bir anlaşma yapılmasını sağlar.
İşyeri kiralama süreci, sadece “boş dükkan bulma” işi değildir. Bu; pazar araştırması, finansal analiz, teknik inceleme ve hukuksal müzakere gerektiren çok yönlü bir operasyondur. Girişimcilerin enerjilerini işlerini geliştirmeye harcamaları gerekirken, sokak sokak dükkan arayarak zaman kaybetmeleri verimsiz bir yaklaşımdır.
Remax Extra olarak bizler, sizin iş ortağınız gibi çalışıyoruz. Sizin hayalinizdeki iş modelini dinliyor, ihtiyaçlarınızı belirliyor ve size en uygun lokasyonları, en doğru verilerle sunuyoruz. İster aileniz için huzurlu bir yuva arayışında ev alım satım desteğine ihtiyacınız olsun, ister işinizi zirveye taşıyacak o mükemmel ofisi arıyor olun; Remax Extra’nın profesyonel, şeffaf ve çözüm odaklı yaklaşımı her zaman yanınızdadır. Başarının tesadüf olmadığı iş dünyasında, doğru adreste olmak için profesyonellere güvenin. Çünkü doğru başlangıç, başarının yarısıdır.
Stay ahead in a rapidly world. Subscribe to Prysm Insights,our monthly look at the critical issues facing global business.